Ortaklığın Giderilmesi Davası konulu kitabın yazımı devam ediyor. Araştırma aşamasında, denk geldiğim bir kararı çok beğendiğim için sizlerle paylaşmak istedim.
‘’Tapu/İptal Tescil Davası ile muhdesat aidiyetinin tespiti’’ davasının aynı kişiye nasıl açılacağı ve olası usul tartışmasının detaylarını izah eden bu kararı sizlere öneririm. Davaların yığılması kurumunun güzel bir uygulamasını bize sunuyor.
'' Mahkemece, davalının dava konusu taşınmazdaki 4/13 (16/52) hissesini 21.08.2000 tarihli resmi akit ile ... isimli bir kişiden satın aldığı, geçerli bir satış olduğu, davacıların muvazaa iddiasına dayanmalarına olanak bulunmadığı, tapu kayıtlarının oluşmasında da bir hatanın yapılmamış olduğu gerekçesi ile tapu iptali ve tescil talebinin reddine, ancak davalı tarafından açılmış olan ... ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/114 esas sayılı dosyasına konu ortaklığın giderilmesi davası sebebiyle davacıların muhdesatın aidiyetinin tespitini istemekte hukuki yararlarının bulunduğu gerekçesi ile bu yönden davanın kabulüne karar verilmiş, verilen karara karşı istinaf talebinde bulunulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince, tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı tarafın bu yöne değinen istinaf başvurusunun yerinde olmadığı, ancak taraf vekillerin harç ve vekalet ücretine ilişkin istinaf sebeplerinin yerinde olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, tapu iptali ve tescil talebinin reddine, muhdesat aidiyetinin tespiti yönündeki terditli talebin kabulüne, davalının tapudaki 3/12 payına tekabül eden muhdesat değeri olan 300.553.84 TL üzerinden harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye,delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı şekilde tapu iptali ve tescil talebinin reddine, muhdesat aidiyetinin tespiti yönündeki talebin kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacıların ve davalının işin esasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nun “davaların yığılması” başlıklı 110.maddesinde; “ Davacı, aynı davalıya karşı olan, birbirinden bağımsız birden fazla asli talebini, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir.Bunun için birlikte dava edilen taleplerin tamamının aynı yargı çeşidi içinde yer alması ve taleplerin tümü bakımından ortak yetkili bir mahkemenin bulunması şarttır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta davaların yığılması söz konusu olup asıl dava tapu iptali ve tescil, diğer dava ise taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacılara ait olduğunun tespiti davasıdır. Yani iki ayrı dava söz konusudur.'' Yargıtay Kararı - 1. HD., E. 2019/876 K. 2021/1325 T. 9.3.202 muhdesat davaların yığılması
Av. Afşin HATİPOĞLU
Pzt 1 181